ANADOLU’DA ÖN-TÜRKLER

21 Ocak 2024

Turan Kültür Merkezi Süleymaniye Kürsüsü konuşmalarımıza, 20 Ocak 2024 Cumartesi günü 14.00’te Dr. Akif Poroy, “Anadolu’da Ön-Türkler” başlıklı bir konferansıyla devam ettik.

Türklük, Türk Dünyası, Türkçülük ve Ön-Türkler üzerine araştırma ve derlemeleriyle tanıdığımız bu yolda Türkçü Düşünür Ziya Gökalp, Türklerde Felsefi Düşünce, Türklüğün Yeni Ülküsü, Uyan Artık Türkiye, Türkiye- ABD Medeniyetler Çatışması, Atatürk-ÖN-Türk Uygarlığı-Türk Kimliği gibi değerli eserleri bulunan vakfımızın gönül dostu Dr. Akif Poroy, güçlü bir görsel sunumla verdiği konferansında,  dinleyicilerini Türklerin Anadolu’daki binlerce yıllık geçmişi konusunda aydınlatıp bu özelde değerli görüşler ortaya koydu.

Türklerin 12500 yıl önceki büyük tufana kadar giden kökenini, M.Ö.8000’lerden itibaren Orta Asya’dan Anadolu’ya dalgalar halinde binlerce yıllık gelişini ana çizgileriyle aktaran Dr. A. Akif Poroy, Batı’nın Türklerin Anadolu’ya son gelişi olan 1071’i, günümüzde Türklerin ilk gelişi gibi göstermek istediğinin nedenselliğine dikkat çekerek, bunun böyle olmadığını ulaştığı ciddi yabancı kaynaklardan alıntıladığı verileri ve belgeleri tanık göstererek göz önüne getirdi.

 Ön-Türk Uygarlığıyla ilgili, Sümer Türkleri örneğinde ciddi bilgi ve görüşler paylaşan Poroy, Dünya tarihine “TÜRK” adıyla bilinen ilk devletin GÖKTÜRKLER değil, M.Ö. 4000 – 2000 arasında Mezopotamya bölgesinde kurulan “TURUKKU KRALLIĞI” ile Anadolu’da kurulan “Turki Krallığı” olduğunu belitti.

Konferansının ilerleyen bölümünde Ön-Türk Uygarlığı bağlamında Frigya Yazılıkayası, Göbeklitepe bulguları, Truvalılar, Etrüskler gibi verileri de irdeleyen Poroy, taşı, kayası 10.000’lerce Ön-Türk resmi, yazısı ile damgalanmış Anadolu’nun apaçık bir şekilde binlerce yıllık Türk yurdu söyledi

Poroy, Beşiktaş’ta bulunan Ön-Türk mezarları bağlamında İstanbul’un da binlerce yıllık bir Türk yerleşimi olduğu hususundaki görüş ve iddialar ortaya koyarak şunları söyledi: “İstanbul Ön-Türk’ler tarafından kurulmuş ve şehrin adı Oy-Oğ’dur. Yaklaşık M.Ö. 4000’lerde şehrin adı ‘At-Oğı Boliq’tir. Ön-Türkçede ‘Astan’ sözcüğü cennette olan anlamına gelirmiş. Ayrıca Hatti tanrısı Estan, Hititlerde ‘İstanu’ olmuştur. Kazak Türkleri günümüzde başkentlerinin adını ‘Astana’ya çevirmişlerdir. ‘Astan’ ile ‘Buliq’ kavramları zamanla ‘Astan Boliq’ ondan da İstanbul oluşmuştur. Konstantinapolis adı tamamen Batı tarihçilerinin uydurup yapıştırdığı bir addır. 10. Yüzyılda yaşamış tarihçi Mesudi, ‘et-Tenbîh ve’l-işrâ f’adlı kitabında bu şehre, halk arasında ‘Bulen’ resmi dilde, ‘Asten-Bulen’ veya ‘Estan-Bulen’ adının kullanıldığını yazar. 14. Yüzyılda İbni Battuda, ‘İztanbul’ diye yazar. Gene 14. Yüzyılda yaşamış yazar Vartan’ın Ermenice Coğrafyasında ‘Esdampol’ yazılıdır.”

Akif Poroy, bilinçli bir bireyi olduğu Türk milletinin geçmişi hususunda ortaya koyduğu araştırma ve değerlendirmeleriyle, Türklüğün unutulmaması gereken geçmişiyle ilgili özellikle yeni kuşaklara bilimin ışığını tutmak, farkındalık oluşturmak amacında olduğunu vurgulayarak konuşmasını tamamladı.

Dr. Akif Poroy konferans sonunda dinleyicilerine adı geçen kitaplarını imzaladı.

Etiket:

Kategori: Genel, Süleymaniye Kürsümüz

Comments are closed.