TÜRKLERİN BENİMSEDİĞİ MEZHEPLER
Turan Kültür Merkezi Süleymaniye Kürsüsü faaliyetlerimize, 2 Nisan 2022 Cumartesi günü 14.00’te, İ.Ü. Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Konferans Salonunda, İ. Ü. İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Dalkılıç’ın verdiği “Türklerin Benimsediği Mezhepler” başlıklı konferansımızla devam ettik.
Prof. Dr. Mehmet Dalkılıç konferansına temel olacak şu hatırlatmaları ortaya koyarak konuşmasına başladı:
- Dinlerin yayılması ve sürekliliği, mevcut medeniyetlerle yüzleşmesi, yeni bir medeniyet kurması ve sosyal değişmeler karşısındaki tepkisi, mezhepler ve tarikatlar kanalıyla olmuştur.
- Bütün mezhep ve tarikatlar yayıldıkları alanda miras aldıkları eski inançları da bünyelerine eklemek suretiyle bölgeye intibak etmişlerdir.
- Muhammed’in sağlığında mezhep ve tarikat oluşumundan söz etmek doğru olmaz; ancak onun çevresinde, manevi şahsiyetinin de etkisiyle kendi doğallığı içerisinde oluşan bir cemaatten bahsetmek mümkündür.
- Bütün Türk tarini boyunca Türk devletlerinin dinî bir siyaseti olmuştur. Dünyada bugün İslam adına bir kaynak varsa, İslam medeniyeti varsa, Müslümanlık varsa buraya borçludur.
“Eğer siz Allah’ın dinine uymazsanız, sizi götürürüm, yenisini yaratırım.” ayetini de delil gösteren Mehmet Dalkılıç, Türklerin İslamlaşmasının sadece Türk tarihi açısından değil, dünya tarihi açısından da muhteşem bir dönüm olduğunu, Türklerin medeniyette, insanlıkta, tarihte canın kutsallığını, malın kutsallığını, ırzın kutsallığını, hayatın kutsallığını, dinin kutsallığını ve aklın kutsallığını evrensel bir beyanname olarak dünyaya öğrettiğinin altını çizdi.
Türklerin Müslüman olduktan sonra karşılaştıkları; Sünnilik-Hanafilik-Maturîdilik , Evzailik, Mürcie, Kerramiye, Şiilik-İsmaililik- İsnaaşeriyye-Caferilik-Zeydilik, Haricilik mezheplerinden benimsediklerinde kendi kaynaklarının ve özelliklerinin ön plana çıktığını belirten Dalkılıç, Türklerin benimsediği mezheplerin nasçı değil akıl taraftarı olduğunu, ama nassı da bir kenara bırakmadığını söyledi.
Konferansının ilerleyen bölümlerinde Türklerin İslamı kabul edişini ve İslam’ın Türk coğrafyası Seyhun Ceyhun ırmakları civarında birçoğu Türk asıllı olan büyük din bilginlerince nasıl yorumlandığını, Karahanlılar, İdil Bulgarları, Selçuklular ve Osmanlılar döneminde devlet siyaseti ve din yorumcuları tarafından nasıl geliştirilip yayıldığını mezhepler bağlamında birçok isim ve akım üzerinden türlü ayrıntı ve örneklerle ortaya koyan Mehmet Dalkılıç, Türklerin ağırlıklı olarak akılcı ve gelişmeye açık mezheplerden Sünnilik-Hanefilik ve Maturidiliği benimsediğini vurgulayarak konuşmasını tamamladı.
Kategori: Süleymaniye Kürsümüz