Türkler ve Zekâ Oyunları
Turan Kültür Merkezi Süleymaniye Kürsüsü 2017-2018 dönemi faaliyetlerimize, 6 Ocak 2018 Cumartesi günü 14.00’te, Dimes Hak Alerli’nin vereceği “Türkler ve Zeka Oyunları” başlıklı konferansımızla devam ettik.
Açılış konuşmasını yapan Erzurum Güneş Vakfı Başkanı ve Atatürk Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alpaslan Ceylan, Turan Yazgan Hocanın önderliğinde kurdukları Güneş Vakfında Türk Dünyası’yla ilgili çalışmalara devam ettiklerini, Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı’nın da yaptığı çalışmaları takdirle karşıladıklarını ve bu vakfın kıymetinin devletimiz dâhil her kesim tarafından gün geçtikçe daha da iyi anlaşıldığını ifade etti.
Dimes Hak Alerli, konuşmasının başında santrancın tarihi üzerine bilgi ve görüşlerini ortaya koyarak, santrancın Hint kökenli olduğu, oradan Araplar vasıtasıyla Endülüs’e yani Avrupa’ya oradan da santrancın en yaygın oynandığı ve büyük üstatlarının yetiştiği Rusya’ya taşındığı şeklindeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirtti. Dimes Hak, bunun aksini iddia eden bilimsel görüşü, alandaki önemli bir bilim adamı, Yahudi asıllı bir Rus santraç alimi Isaac Linder’in ortaya koyduğunu ve Rusya’ya santrancın Orta Asya/ Türkistan ve Kafkasya’dan geldiğini ciddi araştırmalara dayanarak yazdığını söyledi. Santrançla ilgili ilk verilerin MÖ 200 yıllarında Hindistan’ın kuzeyinde devlet olmuş Orta Asya eksenli Türk kökenli Kuşanlara ait arkeolojik kazılarda ede edildiğini belirten Dimes Hak Türklerin bilinen o devirden beri santraç ve benzeri zeka oyunlarını yaygın bir şekilde oynadıklarını ve değer verdiklerini söyledi.
Santranc kelimesinin kökenini de kısaca değerlendiren Dimes Hak, aslı Sanskritçeden gelen bu adın, Türk coğrafyasında tarihten bugüne daha çok “şahmat” kelimesiyle karşılandığını, bu adın milli dil ve terim olarak daha doğru bir kullanım olduğunu, fakat genel dünyada ve Türkiye’de “santranç” kelimesi daha yaygın bir şekilde kullanıldığı için, kendisinin de yazdığı kitap ve makalelerde, istemese de, bu terimi kullandığını belirtti.
10. yüzyılda ekol olan Assuli gibi bir dünya şampiyonu çıkaran Türklerin, Santranç gibi bir zeka oyununun/sporunun dünyada çok yaygın bir şekilde kabul gördüğünü günümüz dünyasında bir şampiyon çıkaramayışının çok iyi sorgulanması gerektiğini belirten Dimes Hak, bu durumun Türklerin dünyadaki bir çok alanda, özellikle stratejik politika anlamındaki olumsuz konumunu izah eden önemli bir sonuç olduğunu söyledi
Konuşmasının ilerleyen bölümlerinde, santrancın özellikleri ve santrancı iyi bilen zekaların karşılaştığı en çözümsüz problemleri bile akıllıca çözmede ve geleceği iyi bir şekilde planlamada rakiplerine karşı üstünlüklerini, santrançla tarihi ve toplumu tahlil eden örneklerle ortaya koymaya çalışan Dimes Hak, özellikle yönetici kesimin, tabiii ki Türk milletini yönetenlerin çok iyi birer santraççı olmaları gerektiğini belirtti.
Hemen konuştuğu kürsünün sahibi olan Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı’ndan başlayarak Türk Dünyası’nın her yerinde yetiştireceğimiz yeni kuşaklara santraç başta olmak üzere öğreteceğimiz zekâ oyunlarının, sağlam düşünen ve geleceği çok iyi kurgulayan yetenekli bir Türk milleti oluşturacağını belirteren Dimes Hak, böylece Türk milletinin küçük rakiplerle rezil olmayıp büyük rakipleri yenmenin onurunu taşıyacağını vurgulayarak konuşmasını tamamladı.
Demes Hak konferansının ardından dinleyicilerine Santraç Psikolojisi 1 adlı kitabını imzaladı.
Kategori: Süleymaniye Kürsümüz