AKAİD İLMİNİN KURUCUSU, BÜYÜK TÜRK ALİMİ MATÜRİDİ VE MATÜRİDİLİK

22 Aralık 2024

Turan Kültür Merkezi Süleymaniye Kürsüsü 2024-2025 dönemi etkinliklerimize, 21 Aralık 2024 Cumartesi günü 14.00’te, İstanbul Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Konferans Salonunda, araştırmacı Ahmet Çelik’in verdiği “Akaid İlminin Kurucusu, Büyük Türk Alimi Matüridi ve Matüridilik başlıklı konferansımızla devam ettik.

Ahmet Çelik konuşmasına, “Türk-İslam âleminde bugün yaşanan sıkıntıların, çıkmazların ana sebebi dinde, ilimde, irfanda aklı önceliyerek, akılla imanı birleştirip birbirini destekleyerek dini aydınlatmaya çalışan İmam Matüridi ve eserlerinin bilinmiyor olmasıdır.” iddiasıyla başladı. Kendisini ilahiyatçı olmadığını, fakat bilinçli bir Türk gazeteci yazarı olarak bu konuya uzun yıllar ilgi duyduğunu ve bu konuda Prof. Dr. Bekir Topaloğlu, Sönmez Kutlu, Erdoğan Aslıyüce, Doç. Dr. Ahmet Vehbi Ecer, Nevzat Murat, Prof. Dr. Ali Karataş, Sait Başer gibi bu konuda çalışmaları olmuş pek çok kaynaktan faydalanarak çalışmalar yaptığını belirten Çelik, konferans ve televizyon programlarıyla bir işaret fişeği gibi Türk kamuoyunu aydınlatmaya dikkat çekmeye çalıştığını söyledi.

Ahmet Çelik konferansına, insanoğlunun inanma/din ihtiyacı, dinler, ilahi dinler, İslamiyet, Hz. Muhammet’ten sonra İslam’ı anlama ve yorumlamadaki ayrılıklar ve buna bağlı mücadeleler, Türklerin inançları ve İslam’ın esaslarının Türklerin Tek Tanrı inancı ve ahlaki değerleriyle örtüşmesi gibi birçok hususta ana hatlarıyla bilgi vererek devam etti ve sözü Türk-İslam anlayışına getirdi.

Ahmet Çelik, din ve dünya felsefesinin temelini “diyanet ayrıdır, şeriat ayrıdır, siyaset ayrıdır” ilkesini koyan ve akılcı inancın yolunu açan ve zamanın Abbasi halifesinin emrine girmediği için zindanlarda işkenceyle öldürülen Türk bilgini İmam-ı Âzam’ın bu görüşlerinin aynısını İmam Matüridi’nin de dile getirdiğini; siyaset ve diyaneti kesinlikle birbirinden ayrılması, devlet adamının diyanetle ilişkisi olmaması, diyanete uyması ama diyaneti temsil eden kişinin devlette bulunmaması gerektiğini tavsiye ettiğini, yani bir yerde ta o yıllarda Türk tipi bir laiklik anlayışının temellerini attığını söyledi.

Ahmet Çelik, konferansının ilerleyen aşamalarında aklı ön plana çıkaran Türk İmam Matüridi ve çağdaşı nakli esas alan Arap İmam Eşari’nin İslam dünyası, özellikle Türklerin inanç sistemin üzerindeki etkileri üzerinde açıklama ve değerlendirmelerde bulundu. Çelik, Doğu Türk Müslümanlığını temsil eden Matüridiliğin maalesef Arap devletleri olan ve sözde halifeliği temsil eden Emevi-Abbasi coğrafyasınında etkili olan ve onların gücünü arkasına alan Güney Müslümanlığını temsil eden Eşarilik karşısında geri plana itildiğini ve üzerinin adeta kapatıldığını belirterek, Büyük Selçuklu’nun Nizamülmülk Medreseleriyle Gazalî felsefesiyle inanç, eğitim programlarına dahil edildiğini ve yönetimin her yanını sardığını, belki de Müslüman Türklüğün bugünkü çıkmazlarının temellerinde bunun bulunduğunu söyledi.

İmam Matüridi’nin metod sağlamlığı ve akıl ve vahiy dengeleri konusundaki yaklaşımına da değinen Çelik, onun, akılla vahyi çok iyi bir şekilde tahlil edip uyuşturduğunu, bunların çatışıyor göründüğü problemlerden doksan dokuzunun çatışmadığını izah ettiğini, birinde de vahyi esas aldığını söyledi.

İnancın milletlerin/toplumların kimlik kazanmasında ve geçmişten geleceğe yürüdükleri yolda vazgeçilmez bir değer olduğunu bir kere daha dikkat çeken Çelik, konuşmasını büyük bir çoğunluğu Müslüman olan Türklerin, İslam’ı İmam Matüridi’nin yorum ve ilkeleriyle anlayarak ve yaşayarak dünyada layık oldukları yere geleceklerine ve dünya adaletine, barışına ve refahına katkı sağlayacaklarına vurgu yaparak tamamladı.

Etiket:

Kategori: Genel, Süleymaniye Kürsümüz

Comments are closed.