MİLLİ MÜCADELE’DE KADIN VE KAĞNILARIN ZAFERİ
Turan Kültür Merkezi Süleymaniye Kürsüsü 2024-2025 dönemi etkinliklerimize, 8 Mart 2025 Cumartesi günü 14.00’te, İstanbul Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Konferans Salonunda, araştırmacı yazar Mehmet Dağıstanlı’nın “8 Mart Kadınlar Günü” bağlamında verdiği “Milli Mücadele’de Kadın ve Kağnıların Zaferi” başlıklı konferansımızla devam ettik.
Mehmet Dağıstanlı, konuşmasına Batı emperyalist dünyasının ülkemizi işgal edip bizi kendilerine karşı kadın ve kağnılarla bir özgürlük ve bağımsızlık savaşı vermeye mecbur ederken kendilerinin fotoğraf makinesinden zeplinlere yeni teknolojik buluşlar üretme peşinde olduklarına dikkat çekerek ve bütün geri kalmışlığımıza rağmen Türk’ün özündeki cevheri harekete geçiren büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk milletinin, özellikle Türk kadınının özverisiyle kazandığı zaferi vurgulayarak başladı.
Ayşe Çavuş, Kılavuz Hatice, Vanlı Süreyya Sülün, Ayşe Hatun, Halime Çavuş, Aydınlı Ayşe Çavuş, İstanbullu Münevver Saime, Nakiye Elgün, Safiye Hüseyin, Antepli Yirik Fatma, Meryem Atmaca, Hafız Selman İzbeli, Gökçen Efe, Gördesli Makbule, Adile Onbaşı, Hatı Çırpan, Çete Ayşe, Zeynep Hanım gibi nice Milli Mücadele’ye özveriyle destek vermiş kahraman Türk kadınını hatırlatan Mehmet Dağıstanlı, konuşmasını Milli Mücadele kahramanı Kara Fatma’nın destansı ve bir yönüyle de acıklı yaşam öyküsünü anlatarak sürdürdü. Bir açıdan Kara Fatma eksenli Milli Mücadele’yi betimledi.
Mehmet Dağıstanlı, 1923’te bir gazeteciye verdiği mülakatta “Kadın neden erkek kadar çalışmasın. Bugün Anadolu’da bir evde iki erkek varsa yanı başında on kadın var. Bunun için kadın erkek birlikte çalışmalıdır. İşte ben ne okumak ne yazmak bilirim. Şimdi tahsilim olsa zarar mı ederdim. Çocuklarımız mutlaka okumalıdır. Ben çok iyi biliyorum ki, bugün Anadolu’da erkek ve kız tüm çocuklar okuyacak olursa Anadolu’nun hali değişecek, Türk’ün yüzü gülecek, bütün batıl düşünceler kalkacak, Türkler yaşamaya başlayacaktır.” diyen Kara Fatma’nın Türk kadını kişiliğine dikkat çekerek konuşmasını sürdürdü.
Dağıstanlı, konuşmasının devamında, eşi de bir Türk subayı olan Kara Fatma’nın, Sarıkamış Harekatı’nda eşi Binbaşı Ethem Bey’i şehit verdikten sonra sonra, Balkan Savaşı, Çanakkale Savaşı, Doğu Anadolu’nun Rus ve Ermenilerce işgali gibi birçok Türk milletine büyük acılar yaşatan olayların verdiği duyarlılıkla harekete geçip silaha sarılışı ve kendisi gibi yurt ve millet sevdalısı aile bireyleriyle ve çevresine topladığı gönüllülerle mücadeleye başlayışı, Sivas Kongresi sürecinde kendisine Kara Fatma adını veren Gazi Mustafa Kemal’le görüşüp Milli Ordu’ya katılıp değişik cephelerde verdiği mücadelelerle üsteğmenliğe kadar yükselişi ve müfreze komutanı oluşu gibi birçok yönleriyle Kurtuluş Savaşı çerçevesinde örnek bir Türk kadını olarak ortaya koydu.
Kara Fatma’nın Kurtuluş Savaşı’ndan sonra zaman zaman acılar, yokluklar içinde de geçse de onurlu bir şekilde devam yaşam öyküsünü de bizlere aktaran Mehmet Dağıstanlı, Kara Fatma’nın kişiliğinde simgeleşen kahraman ve özverili Türk kadınlarının daima örnek kişilikleriyle Türk milletinin yeni kuşaklarına tanıtılıp onların milli kahramanlık ve özveri yönlerinin güçlendirilmesi gerektiğine vurgu yaparak konuşmasını tamamladı.
Mehmet Dağıstanlı konferans sonunda dinleyicilerine Ben Kara Fatma, Yanık Dere, Babam Nevruzda Gelmedi ve Yılanlar Adası adlı kitaplarını imzaladı.
Kategori: Genel, Süleymaniye Kürsümüz
