GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ÜN FİKİR BABASI ZİYA GÖKALP
Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Erkal, İ.Ü. Türkiyat Araştırmaları Konferans Salonunda yürüttüğümüz Süleymaniye Kürsümüzde, 9 Kasım 2024 Cumartesi günü 14:00’te “Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Fikir Babası Ziya Gökalp” başlıklı bir konuşma yaptı.
Ziya Gökalp’in sonsuzluğa yürüyüşünün 100. yılı, Yüce Atatürk’ün sonsuzluga yürüyüşünün 86. yıldönümü bağlamında düzenlediğimiz konferansımıza Prof. Dr. Mustafa Erkal, Türk Devletleri Teşkilatı’na KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın katılmasından rahatsız olan çevrelere cevap olacak bazı değerlendirmeler yaparak ve kendisinin Ziya Gökalp’in öğrencisi olan Prof. Dr. Ziyaeddin Fahri Fındıkoğlu’nun öğrencisi ve asistanı olmasının ayrıcalığını ifade ederek başladı.
Konferansının girişinde Ziya Gökalp Tanzimat’ın doğurduğu aşağılık kompleksinden ve aydınların üzerine çöken panikten toplumu kurtarmak için uğraşan bir fikir adamı olduğuna ve Türk milliyetçiliği düşüncesinin sistemleştirilmesinde çok önemli rol oynadığına dikkatimizi çeken Erkal “ Türk olmak için yalnız Türk kanı taşımak, Türk ırkından olmak yeterli değildir. Türk olmak için her şeyden evvel Türk kültürü ile terbiye görmek, Türk kültürünü yaşamak, bu kültür içinde yaşayıp Türk ülküsü yolunda çalışmak gerekir.” diyen Ziya Gökap’in Türklüğü en iyi bir şekilde tanımlayanların başında geldiğini belirterek “Atalarımı araştırıp Arap veya başka bir soydan geldiğimi öğrenseydim yine kendimi Türk hissederdim.” sözleriyle de Türk kimliğinin ne demek olduğunu açık bir şekilde kültüre bağladığını söyledi.
Erkal, Osmanlı Devleti’nin yüzyıllar içerisinde yozlaşmasıyla adeta unutulan Türk kimliğinin canlandırılması ve sistemleştirilmesinin gereğini çok iyi kavrayan Gökap’in, Milli Mücadele’den Cumhuriyet’e giden yolda daima Mustafa Kemal Atatürk’ü hep desteklediğini, “Türkleşmek, İslamlaşmak, Muasırlaşmak”, “Türk Töresi”, “Türkçülüğün Esasları” gibi bilimsel temele dayanan düşünce eserleriyle Türklüğün çağdaş kimliğinin ve uluslaşmasının temellerini oluşturduğunu söyledi.
Ziya Gökalp ve Mehmet Akif’in benzer çok yönlerinin olduğunu belirten Erkal, bu iki Türk büyüğünü dikkatli okuyan ve değerlendiren her sağlıklı aklın “Türk’e düşmanlık yapılarak Müslüman kalınamayacağını anlayacağını söyleyerek İslam maskesiyle Türk’ke düşmanlık yapanlara göndermede bulundu.
Konferansının ilerleyen aşamalarında, Ziya Gökalp’in “medenî ahlak ve vatanî ahlak anlayışı”, “kültür” ve “medeniyet”in ayrılığı görüşü, Durkheim’le benzeyen ve benzemeyen tarafları, İstanbul Üniversitesi’nin bilimssel yapılaşmasına katkıları gibi değişik yönleriyle ilgili görüş ve değerlendirmelerde bulunan Mustafa Erkal, Türkiye Cumhuriyeti’nin, Türk Dünyası’nın fikir önderlerinden olan Ziya Gökalp’in hiçbir zaman unutulmamasının, eserlerinin, fikir ve görüşlerinin yaşatılmasının Türk milletini geçmişten geleceğe taşımakta çok önemli bir yeri olduğunun vurgusuyla konuşmasını tamamladı.
Konferans, Türk milliyetçisi dava adamı ve Kültür Bakanlığı sanatçısı Sami Sefer Coşkun, yakın dönem Türk hukukunun yılmaz savunucusu Av. Hüseyin Özbek ve Türk eğitimcisi ve Türkçü araştırmacı yazar Sakin Öner’in Ziya Gökalp’le ilgili çok değerli katkılarıyla sona erdi.
Kategori: Genel, Süleymaniye Kürsümüz
